Sibel’le Nasıl Yazılır?
Hepimiz hayatımızda bir Sibel ile karşılaşmışızdır. O, bazen en yakın arkadaşınız, bazen de sosyal medya üzerinden bir şekilde “merhaba” diyen biri olabilir. Ama bir “Sibel’le nasıl yazılır?” sorusu, bir ilişkide gerçekten çok önemli bir noktadır. Çünkü yazı yazmak sadece iki parmağın ekrana hızlıca vurulmasından ibaret değildir; bir tür sanattır. Hele hele Sibel gibi her şeyin bir anlam taşıdığı, her kelimenin gereksiz bir detay gibi algılanabileceği bir durumda yazmak… İşte o zaman işin içine derin düşünceler, komik tuhaflıklar ve bazen de kendi kendine konuşmalar girer.
Sibel’le Yazarken İlk Anlar: “Ne Yazacağım?”
Bir gün, o ilk mesajı atmaya karar verdiniz. Evet, ilk mesaj. “Merhaba” yazmak kadar basit bir şey yok, değil mi? Ama hayır, bir şeyler daha var! Bu işin içine “Sibel” girince, her şey biraz karmaşıklaşıyor. Mesela, “merhaba” yerine bir “Selam Sibel” yazmak nedir? Yoksa “Günaydın Sibel” mi desek? Sonra kendinize bir soru sorarsınız: “Hangi tonu kullanmalıyım? Mizahi mi olmalı, ciddi mi?”
İç sesim: “Ciddi olmalısın! Ama komik de olabilirsin, sonuçta Sibel senin dostun, biraz espri yapabilirsin.”
Sonra, yazdığınız mesajın “gönder” butonuna basmadan önce 20 saniye boyunca bakıp, “Tamam, burası doğru!” diyorsunuz. Ama sonra… “Ah, niye bu kadar ciddi oldum ki? Bu kadar dert etmeye gerek var mıydı?” diye tekrar düşündüğünüzde, birden “Selam Sibel, nasılsın?” yazıyorsunuz. Ama, burada bir sorun var: “Nasılsın?” Bu soru, birden fazla anlam taşıyor. Bir dost olarak mı, yoksa aşık bir insan gibi mi soruluyor?
Ve işte, sonunda “Selam Sibel” dediğinizde, bir de baktınız ki o ilk mesaj gelmiş. Her şeyin başlangıcına yerleştirilen bu ‘Selam’ kelimesiyle ne kadar da heyecanlısınız.
Sibel’le Yazmanın Asıl Zorluğu: “İkinci Mesaj”
İlk mesajı attınız, Sibel’den bir cevap aldınız ve “Oh, ne güzel!” diye düşündünüz. Ama işin zor kısmı buradan sonra başlıyor. İkinci mesajı yazmak… Çünkü ikincisinde artık konuyu bulmak zorundasınız. “Bugün hava güzel, değil mi?” demek kadar sıradan bir şey var mı? Yok tabii! Ama bazen ne yazacağını bilmemek, o ikinci mesajda ne kadar zor bir seçim yaptığınızı fark ettirir.
İç sesim: “Bunu gerçekten yazdın mı? Ciddi olmalısın. Ama ne yazalım? Şu an ne yapıyorsun?”
Sonra başka bir fikir gelir: “Çalışıyor musun? Ne yapıyorsun?”
Yine, işin içine biraz mizah katmak istersiniz, ama nasıl? “Selam Sibel, nasılsın? Gerçekten çok ciddi bir konuda konuşmak istiyorum. Bugün yemek ne vardı?” Yani, evet, çok profesyonel! Hadi be, biraz daha samimi olmamız lazım. “Sibel’le nasıl yazılır?” sorusuna gerçekten bir yanıt bulduğumuzda, yazıyı tamamlamış olacağız.
Ama Sibel, Her Cümleyi Hangi Tonla Okur?
Okey, tamam, Sibel’le yazmak zor. Ama bir şeyler yazmaya başladığınızda işler biraz da olsa kolaylaşıyor. Peki, her cümleyi Sibel hangi tonla okur? Bu mesele önemli çünkü bazen bir cümle, bir gülümseme, bir noktalama işareti her şeyi değiştirebilir. Sibel, yazdığınız mesajı gerçekten olumlu mu alacak? Bir noktada şüpheye düşersiniz. “Şaka yapıyorum” yazdığınızda, acaba gerçekten şaka mı yapıyorsunuz, yoksa şaka yapıyormuş gibi mi görünmek istiyorsunuz? Sibel her zaman esprili olmanızı beklemiyor, ama bazen yanlışlıkla yaptığınız şaka ona çok garip gelebilir.
İç sesim: “Sibel şunu mu düşündü? Aaa, ciddiye mi aldı? Şaka yapmıştım!”
Bu noktada, mizahın dengeyi kaybetmeye başladığını hissedersiniz ve biraz daha dikkatli olmaya karar verirsiniz. Sibel’in yazılarındaki tonları da okumak, yazdığınız kadar, ne yazdığına bakmak da önemlidir. Çünkü bazen “Ok, ben de şaka yapıyordum” yazmak, işi daha da zorlaştırabilir. O yüzden yazılarınızda dikkatli olmak gerekiyor. Mizahı yerinde yapmalı, kendinizi fazla ciddiye almamalısınız.
Sibel’le Yazarken Son Nokta: “İmza”
Bütün bu yazışmaların sonunda, yazdığınız her mesajın sonunda “İmza” koymak da büyük bir olaydır. “Hoşça kal Sibel, görüşürüz” yazmak mı, yoksa “Bir sonraki sefere görüşürüz!” demek mi daha iyi? Burada “sürekli mi yazmalıyım yoksa bir süreliğine sessiz kalmalı mıyım?” düşüncesi kafanızı karıştırır. Kendi kendinize şu soruyu sorarsınız: “Gerçekten Sibel bunu çok fazla düşünüyor mu? Ben mi gereksiz bir şey yazıyorum?”
Ve işte final geldi! “Sibel’le nasıl yazılır?” sorusunun cevabı aslında çok basit: Samimi ol, ama bazen ne kadar ciddiyetle yazman gerektiğini bilmek zorundasın.
Bir şey net: Sibel’le yazışmak, zaman zaman kafanızı karıştıran bir denkleme dönüşebilir, ama sonuçta her şey, doğru tonu bulmaya ve yazarken gülümsemeyi unutmamaya bağlı. Eğer yazdıklarınızda biraz kendinizden bir şeyler katabiliyorsanız, yazışmalarınız her zaman güzel olacak!
—
Peki, hala bu yazıdaki noktaları düşünmekten kafayı mı yedin? Hadi, biraz da kendini rahat bırak ve yazışmaya devam et. Sibel seni zaten anlar.